Dairenin kararına nazaran, Muğla’da kripto para borsasında faaliyet gösteren bir şirketin ortağı olan kişi, şirketin faaliyetlerini bir anda durdurduğunu, internet sitesini kapattığını, kripto paralara ulaşamaz hale geldiğini belirterek, şirketin başka ortağı hakkında tazminat davası açtı.

Şirketin, kendisi de dahil yüzlerce bireyden kripto para alma vaadiyle para topladığını, bunlarla kripto para alınmış üzere gösterdiğini belirten kişi, ortağı hakkında “dolandırıcılık” hatasından soruşturma başlatıldığını da belirtti.

Mahkemelerden misyonsuzluk kararı

Açılan tazminat davasına bakan Muğla 2. Asliye Hukuk Mahkemesi, davalı şirketin “tacir”, yapılan işin de “ticari” olduğu gerekçesiyle misyonsuzluk kararı verdi.

Bunun üzerine evrak, Muğla Asliye Ticaret Mahkemesine geldi. Mahkeme, davalı şirket “tacir” olmasına rağmen, davacının ticari kişiliğinin bulunmadığını belirterek, uyuşmazlık konusunun, Türk Ticaret Kanunu’nda (TTK) yer alan mutlak ticari davalardan olmadığı gerekçesiyle misyonsuzluk kararı verdi.

Mahkemenin kararında, kripto para süreçlerinin niteliği gereği ticari bir iş olmadığına işaret edildi. Kararda, dünyanın her yerinde tacir olsun, olmasın tüm şahısların sisteme girip kripto para satın alabildiği ve yatırım yapabildiği belirtildi.

Asliye hukuk mahkemesi görevli

İki mahkemenin de misyonsuzluk kararı vermesi üzerine evrak istinafa taşındı.

İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi, davada yargı yeri olarak, Muğla 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin belirlenmesine hükmetti.

Dairenin emsal niteliği taşıyan kararı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun ilgili unsuru uyarınca temyiz kanun yolu kapalı olmak üzere oy birliğiyle alındı.

Davanın, kripto para varlıkların tahsiline ait olduğu belirtilen kararda, Türk Ticaret Kanunu’nda, borsaya ait özel kararlara atıf yapıldığına, kripto para borsalarına ait ise yasal bir düzenlemenin bulunmadığına işaret edildi.

Kripto para borsasının alan ve satanın alım satım işlemini kendi aralarında yapmaları şeklinde işlediği anlatılan kararda, uyuşmazlık konusu davanın, mutlak veya nisbi “ticari dava olmadığı” tespiti yapıldı.