7. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya sanık Jamal Abdul Rahman Alwi, tutuklu bulunduğu cezaevinden katıldı.
Tanık A.C, sanığın Suriye’de çok meşhur olduğunu tabir ederek, DEAŞ’a katıldığını ve kelamda kadı olduğunu belirtti.
Sanıkla birebir cezaevinde kaldıklarını aktaran A.C, “2 askerle ilgili şahsen kararı verdiğini kendisi anlattı. Kendisini cezaevinden evvel de tanıyordum. Kendisi de 3 oğlu da DEAŞ’taydı.” dedi.
Sanık, şahidin Esad’ın casusu olduğunu ve söylediklerinin palavra olduğunu öne sürdü.
Söz alan şahit A.C, sanığın DEAŞ’ın kelamda buyruğuna çok yakın biri olduğunu, vakit zaman herkesin kafir olduğunu ve öldürmek istediği istikametinde sözlerde bulunduğunu kaydetti.
Duruşma savcısı sanığın cezalandırılmasını talep etti.
Son kelamı sorulan sanık, şahidin palavra söylediğini öne sürerek, suçlamaların hiçbirini kabul etmediğini söyledi.
Mahkeme Lideri Yunus Emre Oral, müzakerenin akabinde kararı açıkladı.
“Anayasayı ihlal” hatasından ağırlaştırılmış müebbet cezası verilen sanık, iki kişiyi öldürmek kabahatinden da 2 defa ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezasına çarptırıldı.
Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığınca 2016’da Suriye’de biri asker 2 Türk’ün şehit edilmesi olayına ait soruşturma kapsamında tutuklanan DEAŞ’ın kelamda kadısı ve 2 Türk vatandaşının vefat buyruğunu verdiği argüman edilen sanık Jamal Abdul Rahman Alwi hakkında hazırlanan iddianamede, şüphelinin 2013-2016 yılları ortasında DEAŞ silahlı terör örgütü içerisinde yer aldığı, örgüt içerisinde başta Azez ve Bab bölgeleri olmak üzere Suriye’de DEAŞ işgalinde bulunan bölgelerde yürütülen yargılama faaliyetlerinde ve kelamda şer’i mahkemelerde kelamda kadılık/savcılık misyonunu ifa ettiği, infaz kararları verdiği, bu kapsamda 2 Türk vatandaşı olmak üzere bireylerin hayatlarını kaybettikleri hareketlerin fermanını verdiği belirtilmişti.
