Türk savunma ve havacılık endüstrisi, 2022 yılını yeni ihracat rekoruyla kapatırken 2023 yılında da performansını artırarak sürdürmeyi hedefliyor.

SAHA İstanbul İdare Konseyi Lideri Haluk Bayraktar, AA muhabirine, Türkiye’nin büyük oranda dışa bağımlı bir savunma endüstrisinden her geçen yıl ihracatıyla rekorlar kıran bir savunma endüstrisine kavuştuğunu söyledi.

Sektörün parlak bir yılı daha geride bıraktığına işaret eden Bayraktar, “Savunma endüstrisinde ithalat sayıları 2 milyar doların altına inerken ihracat yüzde 36,9 artışla 4 milyar 395 milyon dolar düzeyine çıkarak bölüm bu yıl da kendi rekorunu kırmıştır.” dedi.

“Savunma endüstrimiz vizyon yeniliğini yakaladı”

2021 yılında kilogram başına 48,4 dolar olan ihracat bedelinin 2022 yılında 55,9 dolara yükseldiğine dikkati çeken Bayraktar, şöyle konuştu:

“İlerleyen süreçte bu artışın doğrusal olmaktan çok üssel (exponential) bir artış göstermesi beklenmektedir. Zira Türkiye savunma endüstrisinde çok çeşitli yerli ve ulusal eser yelpazesine sahip, bunun yanı sıra çok ölçüde platform üretip ihraç edebilen bir ülke haline gelmiştir. İhraç ettiği eserlerin birebir vakitte oyun değiştiren teknolojileri içeren, gerçek muharebe şartlarının geri beslemeleriyle güncellenip geliştirilen, başarısı kanıtlanmış sistemler olması nedeniyle memleketler arası arenada her geçen gün daha fazla ülkenin yakın ilgisini üzerine toplamaktadır. Halihazırda montaj ve test süreçleri devam eden çok değerli stratejik platformların da bu süreçleri tamamlaması, onların da muharebe alanının bir oyuncusu haline gelmesini müteakip ihracatımızın önümüzdeki yıllarda çok daha süratli bir halde artış göstermesi beklenmektedir. Bilhassa insansız sistemlere ait ülkemizin dikkati çeken üstünlüğü ve muharebe konseptlerinin bu tarafta değişiyor olması savunma endüstrimizin vizyon yeniliğini yakaladığını, hatta kimi bahislerde dünya vizyonunu şekillendirdiğini göstermektedir.”

Bayraktar, 1 milyar doların üzerindeki insansız hava aracı ihracatının bölümün toplam ihracatının yüzde 24,5’ini oluşturduğuna işaret ederek, “Bu da umudumuzu haklı kılan değerli göstergelerden birisi olmaktadır.” tabirini kullandı.

KOBİ’lere ihracat kapısı açıldı

Diğer taraftan, savunma endüstrisi eserlerinin ihraç edildiği ülkeler ortasında Türk coğrafyası, Orta Doğu, Uzak Asya, Afrika, Avrupa, NATO üzere çok homojen bir pazar dağılımı olmasının sürdürülebilirlik açısından da inanç verdiğini vurgulayan Bayraktar, platform satışlarının beraberinde mühimmat, yer ekipmanları, yedek kesim, bakım ve tamirat gereçleri, eğitim, simülatör üzere pek çok ögenin daima satışını tetikliyor olmasının beklentileri artırdığını bildirdi.

Bayraktar, daldaki büyük oyuncuların açtığı ihracat kapısından dünya pazarlarına açılma imkanına ulaşan birçok KOBİ’nin birinci kere ihracat fırsatı yakaladığını belirterek, SAHA Expo üzere memleketler arası buluşmaların ihracat uğraşlarına katkı sağladığını kaydetti. Haluk Bayraktar, şu değerlendirmede bulundu:

“İlerleyen süreçte geniş bir eser yelpazesiyle milletlerarası pazarlara çıkacak olan Türk savunma endüstrisi eserlerinin bu pazardan hak edeceği hissesi alabilmesi için algı idaresi, lobi, pazarlama, fuarlar ve tanıtım süreçleri üzere ihracatı destekleyecek bütün ögelerin sistematik bir biçimde kıymetlendirilmesi ve eş güdüm içinde kalıcı bir artış trendinin yakalanması gerekmektedir. Bir taraftan kamu kurumları, bir taraftan kamu firmaları, vakıf firmaları, öteki taraftan da özel bölüm ve üniversiteler şuurlu bir biçimde üzerine düşen her türlü misyonu hassasiyetle yapmalı, kamu bu mevzuyla ilgili gerekli orkestrasyonu yanılgısız sürdürmelidir.”